BAKAN BOZDAĞ: YENİ ANAYASA OLMADAN, YENİ TÜRKİYE OLMAZ

Yeni Dünya Vakfı Ankara Şubesi’nin Biz Bir Aileyiz Projesi Hami ve Öğrenci Buluşması programı kapsamında düzenlenen “ YENİ ANAYASA, YENİ TÜRKİYE, YENİ DÜNYA “ konferansına konuşmacı olarak Adalet Bakanı Bekir Bozdağ katıldı. Vakfımızın Ankara Ulucanlar Kültür Merkezinde düzenlediği konferansta çarpıcı açıklamalarda bulunan Bakan Bozdağ, Türkiye’de olağan şartlarda, herkesin kendini hür hissettiği ortamda yeni bir anayasa yapma imkanı bulunamadığının altını çizerek, ‘Yeni Türkiye’nin kapısını yeni anayasa ile açacaklarını ifade etti.
Program öncesi Genel Başkan Mahmut Göksu, Ankara Şube Başkanı Ali Toköz ve yönetim kurulu üyeleri tarafından karşılanan Bakan Bozdağ, Başkan Göksu ve üyelerle bir süre sohbet etti.
Yüksek bir katılımın olduğu ve Yeni Dünya Vakfı öğrencilerinin Kuran-ı Kerim okumalarıyla başlayan program da, açılış konuşmasını Ankara Şube Başkanı Ali Toköz yaptı. Şube çalışma ve faaliyetlerinden bahseden Başkan Toköz, yeni dönemde yurt çalışmalarına daha fazla ağırlık verdiklerine değindi. Keçiören Kız Yurdu’nun yanı sıra Mamak Erkek Öğrenci Yurdu ile birlikte beş yurdu daha hizmete sokmaya hazırlandıklarının altını çizen Başkan Toköz, Ankara Şube çalışmalarında katkısı bulunan milletvekili, bürokrat, siyasetçi, vakıf gönüllüsü isimlere ve Yeni Dünya Vakfı’na desteğini hiçbir zaman esirgemeyen Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak’a ve konferansın verildiği salonu tahsis eden Veysel Tiryaki’ye teşekkür etti.
PROJE KOORDİNATÖRÜ HALİL ÖZYOLCU, ‘BİZ BİR AİLEYİZ’İ ANLATTI
Daha sonra kürsüye çıkan Biz Bir Aileyiz Proje Koordinatörü ve 22.Dönem Ağrı Milletvekili Halil Özyolcu da, proje hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Hamilik uygulamasının oldukça etkili olduğunu anlatan Özyolcu, bunun bir fedakarlık olduğunu ifade ederek “Yeni Dünya Vakfı Biz Bir Aileyiz Projesi öncelikle vakfın bursiyerlerin de aidiyetin duygusunu pekiştirmek , onların sorun ve taleplerine çözüm üretebilmek, geleceğe daha donanımlı ve birikimli yetişmelerine katkı sağlamaktır. Bu projeyle; hami öğrenciye gönül diliyle dokunacak ve onun kendi değerlerimizle buluşturarak misyon ve vizyon sahibi bir genç olarak hayata hazırlayacaktır” diye konuştu.
BAŞKAN GÖKSU: 16 NİSAN TARİHİ BİR FIRSATTIR
Daha sonra kürsüye çıkan Genel Başkan Mahmut Göksu, vakfın 20 yıllık geçmişinde insana yönelik önemli faaliyet ve çalışmalarının bulunduğunu ifade etti. İleri demokrasilerde sivil toplum kuruluşlarının önemli erklerden olduğunu vurgulayan Başkan Göksu, sivil toplumun inisiyatif ve hayır işlerinin merkezi olduğunu söyledi.
Başkan Göksu, açıklamalarını şöyle sürdürdü; “Sivil toplumun en önemli unsurlarından biriside Vakıflardır. Çünkü biz büyük bir vakıf medeniyetini yaşamış milletin varisleriyiz. Bu nedenle vakıf çalışmalarımıza herkesi davet ediyor ve bu kervanda yer almalarını arzu ediyoruz. Davetimize icabet edip bu kervanda yer alan arkadaşların önemli sorumluluklar aldıklarını görmekteyiz bundan da memnun olmaktayız. Bugün Avrupa’da 40 kişiye bir dernek düşerken, bizim ülkemizde bin kişiye bir dernek düşüyor. Biz sesimizi daha iyi duyurabilmek, toplumumuzu daha iyi yönetebilmek ve yönlendirebilmek için sivil toplumculuğa gereken önemi vermemiz gerekmektedir. Biz de sivil toplum kuruluşu olarak, vakıf olarak 16 Nisan’da yapılacak referanduma ilgisiz kalmayarak toplumumuzu bilgilendirmeye çalışıyoruz. Konferanslarla gençlerimizin ve insanımızın referandum süreci hakkında bilgi sahibi olmasına gayret ediyoruz. Çünkü 16 Nisan tarihi bir fırsattır bu tarihi fırsatı tarihe not düşerek en iyi şekilde değerlendirmek boynumuzun borcudur” dedi.
Vakıf çalışmaları hakkında da bilgi veren Başkan Göksu “Vakfın kurulduğu 1996 dan bu güne çok sayıda eğitsel, sosyal, kültürel faaliyetler yaptık. Bu güne kadar 10 binin üzerinde öğrenciye burs verdik. 2017 yılında 1550 öğrenciye burs vermekteyiz. Son dönemde yurt çalışmalarına ağırlık verdik inşallah bu hususta da önemli mesafeler aldığımızı söyleyebilirim. Sadece burs veren bir vakıf olmayıp yukarda da ifade ettiğim gibi konferanslar, seminerler, sohbetler, dersler, kamplar, grup okumalar ve geziler tertip ederek gençlerimize gönül diliyle dokunmanın gayreti içerisinde olduk. Bugün düzenlediğimiz konferans da önemli bir faaliyettir. Bu anlamda Adalet Bakanımız Sayın Bozdağ’a, konferansın verildiği mekanı tahsis eden Altındağ Belediye Başkanına, bu güne kadar vakıf çalışmalarına destek veren tüm iş adamlarına, Belediye başkanlarına, milletvekillerine, vakıf yöneticilerine, gençlere, çalışanlarına, tüm katılımcılara ve vakıf dostlarına teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
BOZDAĞ: YENİ ANAYASA OLMADAN, YENİ TÜRKİYE OLMAZ
Daha sonra konferans vermek üzere kürsüye çıkan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bozdağ, 67 yılda 2 darbe, 2 muhtıra, birer muhtıra ve darbe teşebbüsü üreten sistemin Türkiye’de siyasi istikrarı kuramayacağını, güçlü iktidarı tesis, demokrasiyi ve anayasal düzeni muhafaza edemeyeceğini dile getirdi.
PKK, FETÖ, DEAŞ, DHKPC terör örgütü dahil 10 civarında terör örgütünün milletin ve devletin birliğini, dirliğini bozmak için eylem yaptığını, Türkiye’nin bunların yanı sıra bu örgütlerin yularını elinde tutan ülkeler ve istihbarat örgütleriyle de mücadele ettiğini belirten Bozdağ, “Biz bin yıldır Anadolu’dayız. Ama bin yıldır da Anadolu’dan kökümüzü kazımak için uğraşıyorlar. Binlerce yıl daha bu milletin Anadolu’da bir, var, hür, güçlü ve kudretli, Rabbimin izniyle kıyamete kadar payidar olması için bizim bu toprakların daha derinlerine kökümüzü uzatmak ve üstünde de hür bir şekilde Anadolu’nun dört bir yanını dalımızla, budağımızla kucaklamak zorundayız.” değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Bozdağ, milletin ve devletin bekası için siyasi istikrarı kalıcı olarak kuran ve güçlü iktidarı her daim tesis eden bir düzene Türkiye’nin geçmesi gerektiğini vurguladı.
Bunun kararını alıp, adımlarını attıklarını ifade eden Bozdağ, bundan dolayı dünyanın ayağa kalktığını söyledi. Bozdağ, “Sanırsınız ki Türkiye 16 Nisan’da kendi hükümet sistemini değiştirip değiştirmeyeceğini oylamayacak da Almanya’nın, Avusturya’nın, İsviçre’nin, Hollanda’nın hükümet sistemini değiştirmeyi oylayacak. Size ne? Siz ne karışıyorsunuz?” dedi.
BAKAN BOZDAĞ: TAYYİP ERDOĞAN’I YENEMEYECEKSİNİZ
Türkiye’nin bakanlarına kapıların kapatıldığına ancak terör örgütlerine açıldığına dikkati çeken Bozdağ, terör örgütü yandaşlarının İsviçre’de açtıkları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan pankartla ilgili, “Siz istediğiniz kadar PKK’lı teröristleri, FETÖ’cü teröristleri, DHKP-C’li ve diğer teröristleri böyle kullanın, ne yaparsanız yapın Tayyip Erdoğan’ı yemeyi başaramayacaksınız. Büyük bir skandal bu. Kabul edilebilir bir şey değil. Eğer Türkiye’de herhangi bir batılı ülkenin devlet başkanına, hükümet başkanına benzer bir afiş, pankart olsa kıyamet kopar. Ama Türkiye’nin Cumhurbaşkanı söz konusu olunca bakıyorsunuz çıt yok” açıklamasını yaptı.
Bozdağ, bu ülkelerde insan haklarının, demokrasinin, hukuk devletinin kendileri için olduğunu, ayrımcılık, ırkçılık, İslamofobi, yabancı düşmanlığı ve Türkiye karşıtlığının zirveye ulaştığını belirtti.
Türk toplumunun camilerinde görev yapan imamların terörist yapılması için uğraşıldığını anlatan Bozdağ, cami imamlarından terörist çıkaramayacaklarını söyledi. Bozdağ, “Teröristler kucağınızda oturuyor. Ağızlarındaki mama sizin mamanız. Kucağınızdakine bakın, terörist o.” ifadesini kullandı.
Bekir Bozdağ, terör örgütleri ve başka Batılı ülkelerin istikrarlı bir Türkiye istemediğini, istenilenin zayıf, istikrarsız, ekonomisi çökmüş, daraldıkça, bunaldıkça “imdat” diyen bir Türkiye olduğunu dile getirdi.
Hükümet sisteminde yapılacak değişiklikle 18 yaşındakilerin milletvekili olabilmelerinin önünün açıldığını anımsatan Bozdağ, “Vekil olmak için zenginlerin oğlu kızı olmak, aşiret ya da tarikattan olmak gerekmiyor. Eğer öyle olsa bu kardeşiniz hiçbir şey olamazdı. Ben hiçbirinden değilim. Önce Rabbim kaderi ilahi de yazacak, sonra da alın terinizi sileceksiniz, gelemeyeceğiniz makam, aşamayacağınız engel, ulaşamayacağınız hedef yok. Buna inanın.” diye konuştu.
“Hangi vekilin çocuğu parlamentoda?” sorusunu yönelten Bozdağ, AK Parti’de milletvekili olan birinin üçüncü dereceye kadar akrabalarının belediye başkanı olamayacağını, parti yönetimlerinde de görev alamayacağını anımsattı.
Bakan Bozdağ, amacın gençlere bir hak, fırsat vermek olduğunu ifade ederek, CHP’nin ise “bu yetkiyi, bu hakkı almayın” dediğini savundu.
“Hükümeti doğrudan seçmek istiyorsak oyumuzun rengi ‘evet’tir.” diyen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, şunları kaydetti:
“1961 darbesini yapan darbeciler anayasada yeni bir cumhurbaşkanlığı sistemi kurguladılar. Bir yandan Anayasa Mahkemesi, bir yandan cumhurbaşkanlığı. Amaç, CHP ve darbeci zihniyetin sandıkta, halkın iradesiyle iktidar olma ihtimalinin her geçen gün azaldığını görünce cumhurbaşkanı yoluyla sandıkta alamadıkları iktidara Ankara’da ortak olma yolunu tercih ettiler. Kolayı tercih ettiler ve cumhurbaşkanına öyle yetkiler verdiler ki siz kimi seçerseniz seçin ortağınız CHP’dir veya darbeci zihniyettir. Onun için cumhurbaşkanı hep önemli oldu. Dikkat edin hep askerlerden cumhurbaşkanı vardı ya da askerlerin akredite ettiği cumhurbaşkanları var. Arada bir Özal çıktı, o da görevinin sonuna kadar görevini yapamadı. Sonra sağdan bir Demirel çıktı, bir elinde Kur’an olan Demirel, öyle dönüştürdüler ki en sonunda ‘Başörtülüler Suudi Arabistan’a gitsin.’ diyecek kadar değişip onlardan olmak zorunda kaldı. 28 Şubat’ın müteahhitliğini yaptı o dönem. Şimdi Tayyip Bey, Abdullah Bey geldi. Onları da yol kazası görüyorlar.”
Programın sonunda Genel Başkan Mahmut Göksu, Ankara Şube Başkanı Ali Tököz, Denetim Kurulu Başkanı Recep Yıldırım Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a günün hatırasına plaket takdim etti.