YENİ DÜNYA AİLESİ BÜYÜYOR

Yeni Dünya Vakfı tarafından 2014 yılında başlatılan ve öğrenciler ile vakıf üyelerinin aralarındaki bağı pekiştirmeyi amaçlayan Biz Bir Aileyiz Projesi 2018 yılı programı, hami ve öğrencilerin yoğun katılımıyla gerçekleşti.
İBB 1453 Çırpıcı Sosyal Tesisinde düzenlenen kahvaltılı programa hamiler ve öğrencilerin yanı sıra, vakıf yöneticileri ve çok sayıda misafir katıldı.
Kahvaltı ve yemek duasının ardından Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda, BBA Proje Koordinatörü Ali Turay Atabey kürsüye çıkarak proje hakkında bilgiler verdi. Projenin 4. Yılına ulaştığını ifade eden Atabey, “Yeni Dünya Vakfı; öğrencilerin sosyal bir çevre, vakıf misyonu ve dava şuuru kazanmalarını, ayrıca hayata atılırken bilgi, birikim ve kültürüyle daha donanımlı vizyon sahibi bireyler olarak yetişmesini hedeflemektedir. Gençlerimizin bu minvalde yetişmesi için, Biz Bir Aileyiz projesinin önemli olduğunu düşünüyoruz.
Bu yıl ülkemizin ve dünyanın değişik üniversitelerinde okuyan binden fazla öğrenciye burs imkanı sağlamaktayız. Bu öğrencilerden 461’i İstanbul da öğrenimini sürdürmektedir.
Bu 461 öğrencimizi, Biz Bir Aileyiz projesi kapsamında 80 vakıf dostumuza – hamimize emanet ederek, maksimum fayda sağlayabilme ve mümkün olduğunca ortak nokta bulabilmeyi amaçladık.
Kıymetli vakıf dostu hamilerimiz; Öğrencileri yakından tanıyın, onlar bizlere emanettir. Bugün elinden tutacağımız, rehberlik edeceğimiz gençlerimizin yarın ülkeye ve insanlığa hizmet ettiğini görmek bizlerin en büyük mutluluğu olacaktır. Böylece Peygamberimizin işaret ettiği, amel defterimizi kıyamete kadar açık tutacak olan, milletine ve ümmetine hayırlı bir neslin yetişmesine hizmet etmenin bahtiyarlığına kavuşmuş olacağız.
Kıymetli öğrenci arkadaşlar, siz değerli öğrencilerimizle birebir ilgilenmenin; bir anne, baba, kardeş, arkadaş sıcaklığıyla bağ kurmanın mutluluğu içindeyiz.
Vakıf dostlarımız, sizlerin her türlü sıkıntısında yanınızda olmaya çalışacaklardır. Bazen sizlere sıkıntılı anlarınızda nefes aldıracak, bazen de birikimlerinizi artırmaya yardımcı olacaklardır.
Gerek öğrenci iken gerekse mezun olduktan sonra aramızdaki iletişimin hala devam edecek olması bizleri mutlu edecektir. Geçtiğimiz yıllarda yapılan çalışmalara şöyle bir baktığımızda örnek teşkil edecek neticeler elde ettiğimizi gördük.
Siz öğrenci arkadaşlarımızın da hamilerimizle iletişiminizi daima diri tutmanız, projemize sahip çıkmanız temennimizdir” diye konuştu.
GÖKSU: PROJENİN BAŞARISI BİZİ MOTİVE EDİYOR
Atabey’in konuşmasının ardından vakfımızın tanıtım videosu gösterildi. Daha sonra Yeni Dünya Vakfı Genel Başkanı Mahmut Göksu, bir konuşma yaptı. Proje koordinatörü Atabey ve ekibine teşekkür eden Başkan Göksu, “Hami, himaye eden, rehberlik eden demektir. Genç kardeşlerimizle birlikte olabilmek, onlara gönül diliyle dokunabilmek, onlara yalnız olmadıklarını hissettirebilmek bu projenin esasıdır. İnanın vakfımızın faaliyet ve çalışmaları arasında beni de en çok heyecanlandıran projelerden biri için toplandık. Çevremdeki siyasetçiler, bürokratlar, eski dostlarım arasında projeden haberdar olanlar tebriklerini iletiyorlar. Oldukça takdir edilen, yerinde bir proje olduğu ifade ediliyor. Ne mutlu sizlere ve bizlere ki böyle çalışmaların içerisinde bulunma imkanımız oluyor. Bir gencimizin başarısına vesile olabilirsek ne mutlu bize! Sorumluluk almaktan kaçmayan, donanımlı, milli şuur sahibi gençler yetişsin, millete ümmete faydalı olsunlar ve yarın bu bayrağı bizlerden devralıp devam etsinler diye gayret ediyoruz. İşte bunun meyvelerini görmek, çevremizden olumlu dönüşler almak bizleri daha da motive ediyor. Buraya gelmeden önce Ankara Şube Başkanımız Ali Toköz aradı ve hepinize selamlarını iletti. Şuan Ankara’da da gençler masa tenisi turnuvası yapıyorlar. Kadın kolları bugün Ankara’da takı tasarım atölyesini başlattılar. Gençlik ve Spor Bakanlığı ile birlikte yürüttüğümüz Geleceğe Bir Adım projemiz de bugün başladı. Ankara’da ve diğer illerimizde de vakfımız gençliğe dair çalışmalar yapıyor. İşte tüm bu projeler, faaliyetler hep sizleri geleceğe hazırlamak, özgüveni yüksek, sosyal çevresi oluşmuş bir birey olarak toplumda iyi yerler edinebilmeniz için düzenleniyor” dedi.
“VAKFIMIZ DÜNYADA GÜNDEM OLDU”
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hayatını Bengalce bir kitap yazarak anlatan Ankara Şube Uluslararası Öğrenciler Komisyon Başkanı Hafijur Rahman’a da değinen Başkan Göksu, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Hafijur Rahman bizim doktora öğrencimiz ve aynı zamanda komisyon başkanı olarak Ankara şubemizde görev alıyor. Geçtiğimiz günlerde ülkesi Bangladeş’te ilk baskısı üç günde tükenen “Erdoğan:Değişim Ustası” isimli kitabını, TBMM’de sayın Cumhurbaşkanımıza takdim etme imkanı buldu. Tüm bakanların ve milletvekillerinin önünde Sayın Cumhurbaşkanımız vakfımızdan övgüyle bahsetti ve kitabın Türkçe, İngilizce ve Arapça olarak da basılmasını istedi. 30’un üzerinde küresel medya organı bu olayı haber yaptı. Sadece Bangladeş’te 8 milyon paylaşım oldu. Sözün özü; Bugün elinden tuttuğumuz bir gencin yarın nerede ne şekilde ülkemize faydalı işlerde bulunacağını ve anılacağını kestirmek gerçekten zor. Bangladeşli bir öğrencimiz “dünya lideri ile bir arada” diye gündem oldu. Dünyanın ve ülkemizin dört bir yanından eğitim görmek için gelen gençlerimize destek olabilmek, ailelerinin eksikliğini bir nebze olsun hafifletmek için emek sarf eden, sevgisini, ilgisini, zamanını feda eden tüm hamilerimize teşekkür ediyorum. Sizler hamiler olarak zamanınızı, sevginizi veriyorsunuz. Kimi vakıf dostlarımızın zamanı olmuyor ama maddi olarak katkı sağlıyorlar, vakfımızın ayakta durmasına destek veriyorlar. Onlara da yürekten teşekkür ediyorum. Ayrıca bugün bu salonu bize tahsis eden İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ve bizi ağırlayan tesis çalışanlarına da teşekkür ediyorum.”
Başkan Göksu daha sonra toplantıya davetli olarak katılan iki iş adamını, fikirlerini almak için kürsüye davet etti. Programa davet edildikleri için teşekkür eden işadamları Arif Kaman ve Cemal Özdemir, gençlik çağının iyi değerlendirilmesine, ahlaklı ve sorgulayan bir neslin yetişmesinin önemine değindiler. Yeni Dünya Vakfı’nın bu yönde önemli çalışmaları olduğunu ifade eden Özdemir ve Kaman, vakıf çalışmalarına mümkün olduğunca destek olmaya çalıştıklarını vurguladılar.
Başkan Göksu, son olarak Yeni dünya Vakfı Onursal Başkanı Halil İbrahim Demir’i kürsüye davet etti. 83 yaşında olan Demir, 14 yaşından beri çalışma hayatının içerisinde olduğunu ve ülkemizin geçirdiği zorlu dönemlere tanıklık ettiğini söyledi. Kuruluşundan itibaren Yeni Dünya Vakfı’nın içerisinde olduğuna değinen Demir, bugün Türkiye’nin birçok şehrinde şube ve temsilciliği bulunan, binlerce öğrenciye burs ve yurt imkanı sağlayan Yeni Dünya Vakfı’nı, ileride gençlerin sahiplenerek daha ileriye taşıyacaklarına yürekten inandığını söyledi.
“YENİ DÜNYA VAKFI, YENİ TÜRKİYE’NİN YANSIMASIDIR”
Konuşmaların ardından program sunucusu Sudanlı öğrencimiz Younis Adam Yahya’da duygularını dile getirdi. Türkiye’ye Türk Dili ve Edebiyatı okumak için geldiği günden itibaren Yeni Dünya Vakfı çatısı altında bir aile ortamı yakaladığını belirten Yahya, şuan doktorasına devam ettiğini ve kendisine hamilik eden yönetim kurulu üyemiz Hüseyin Sağlam’ın her hafta kendisini arayıp yakınlık gösterdiğini belirtti. Yeni Dünya Vakfı’nın yeni Türkiye’nin yansıması olduğuna vurgu yapan Yahya, vakıfların doğru yönetildiğinde ne kadar faydalı hizmetlere vesile olduğunu, dünyanın farklı coğrafyalarından gelen gençleri bir arada buluşturan bir platform olduğunu söyledi.
Programın kapanış konuşmasını ise Eğitimci – Sosyolog Erol Erdoğan yaptı. İslam tarihi ve yakın tarihten öğrenci- hami ilişkilerine dair örnekler veren Erdoğan, “Dünyanın veya ülkemizin farklı bölgelerinden gelen bu öğrenci kardeşlerimize hamilik yapan, yani onların elinden tutan sizler, aslında hangi işi yapmış oluyorsunuz sorusu önemli. İslam tarihinde ilk hami kimdir diye bir soru sorsak, ilim yolunda ter dökenlere ilk hamilik yapan kişinin sevgili peygamberimiz olduğunu görürüz. Yani hamilerimiz, yaptıkları işin peygamber efendimizin bir sünneti olduğunu bilmeliler. Peygamberimiz Ashabı Suffa’da öyle bir hamilik yapardı ki, bazen evindeki yemeği bile oradaki sahabelere götürürdü. Geceleri gidip orada uyuyanların üstlerini örterdi. Bir de Türkiye tarihinden, yakın tarihten örnek vermek istiyorum. İmam Hatip okulları manevi bir mücadelenin yansımasıdır. Tüm engellemelere ve sistemin getirdiği zorluklara rağmen, İmam Hatiplere milletimizin sahip çıkması, bu okullarda okuyan öğrencilere evladı gibi sahiplenmesi bir hamilik örneğidir. Burada diğer okullara karşı bir tavırdan bahsetmiyorum yanlış anlaşılmasın, burada milletin İmam Hatiplere gönderdiği evlatlarına sahip çıkmasına vurgu yapıyorum” dedi.
“BU PROJE HERKESTE BİR MUTLULUK OLUŞTURDU”
Salona giren herkesin neşeli bir şekilde selamlaşmasının ve yüzünde bir gülümseme olmasının dikkatini çektiğini ifade eden Erdoğan, “Bu demek oluyor ki; Bu proje amacına hasıl olmuştur ve buradaki insanlar bir aile sıcaklığını, bir bütünlüğü yakalamıştır. Bu memnuniyet verici ortamı sağlayan, bu projede emeği ve desteği olan herkese ne mutlu! Mart ayında, yani çok davetkar bir mevsimde olmamamıza rağmen, heyecan içerisinde ve mutlu insanların yoğun bir katılımı sağlaması gerçekten dikkat çekici diyebilirim. Bu görüntü, Yeni Dünya Vakfı’nın bundan sonraki çalışmaları için de çok ümitli bir tablo oluşturuyor” diye konuştu.
Erdoğan konuşmasının sonunda bir öğrenci ve bir hamiyi kürsüye davet ederek, proje hakkında görüşlerini anlatmalarını rica etti. Öğrenci hamisi Hatice Bölen, kendisinin de Yeni Dünya Vakfı bursiyeriyken hamisiyle güzel bir diyalog yakaladığını ve oradan edindiği tecrübeleri bugün hami olarak kendi öğrencilerine aktardığına değindi.
Arham A-Tea isimli öğrencimiz ise, Türkiye’ye eğitimine devam etmek için geldiği andan itibaren Yeni Dünya Vakfı’nı ve hamisini ailesi gibi gördüğünü belirtti. Türk insanının oldukça sıcak ve misafirperver olduğuna değinen A-Tea, bazen şaşırtıcı boyuttaki bu yakınlığın kendisini duygulandırdığını vurguladı.
Konuşmaların ardından her masadaki hamiler ve öğrenciler bir süre sohbet ettiler.
Program aile fotoğrafı çektirilmesi ile son buldu.