'İSTANBUL'UN DELİLERİ VE MECZUPLARI' EŞ ZAMANLI İKİ SERGİDE
Bağımsız Sanat Vakfı ve Yeni Dünya Vakfı’nda eş zamanlı açılan “Tarihsel Serüvende İstanbul’un Delileri ve Meczupları” sergisinde 44 sanatçı ve proje sahibi delilik ve meczupluğu sanatın farklı alanlarında yorumladı.
Akıl kişiyi terk ederse deli, kişi aklı terk ederse meczup olur ifadesinin izini süren 44 sanatçı ve proje sahibi “Tarihsel Serüvende İstanbul’un Delileri ve Meczupları” başlıklı sergide buluştu. İki farklı mekanda sunulan eserler deliliği ve meczupluğu resim, heykel, video, seramik, fotoğraf gibi sanatın farklı alanlarında yorumlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin desteklediği serginin mekan sponsorluğunu ise Yeni Dünya Vakfı Genel Merkezi üstlendi.
Fatih Belediye Başkanı Hasan Suver’inde katılımıyla açılışı gerçekleştirilen sergi, edebiyat, psikoloji, mimarlık, tarih, ilahiyat gibi çeşitli bilimsel disiplinlerin konuya bakış açılarının değerlendirildiği 18 seminer ile 6 film ve belgesel gösteriminin ardından ortaya çıkan bir proje olarak dikkat çekti.
Tarihi genel merkez binamızın kültür sanat galerisi olarak hizmet veren mahzeninde ve Cağaloğlu’nda vakfımıza komşu olan Bağımsız Sanat Vakfı’nda eş zamanlı düzenlenen serginin açılışında konuşan Bağımsız Sanat Vakfı Kurucusu Hülya Yazıcı, projenin öğretim görevlisi İzzet Umut Çelik’ten geldiğini, Anadolu’da ve İstanbul’da geçmişten bugüne deli ve meczup yaşadığını ve tarihten, kültüre ve edebiyata kadar her alanda deli ve meczuplarla ilgili verilen seminerler, izlenen belgesel ve filmlerle bulgular elde edilmeye çalışıldığını söyledi. İzzet Umut Çelik ise İstanbul’u ‘Başka bir tarih okuması mümkün’ algısıyla yeniden ele aldıklarını, deli ve meczupların geçmişte bu şehirde nerede, nasıl yaşadıklarına dair ön çalışma yaptıklarını dile getirdi.
Basın ve kültür merkezi olan Babıali’de benzer birçok etkinliğin paydaşı olduklarını ifaden Yeni Dünya Vakfı Kurumsal İletişim Sorumlusu Abdullah Yılmaz ise, Bağımsız Sanat Vakfı’nın sergi önerisini memnuniyetle karşıladıklarını belirterek, sinema atölyesi ve sanatsal faaliyetler için kullandıkları tarihi dokudaki mahzende gençlerin farklı sanatsal yorumlarla toplumun ve sosyal yapının bir parçası olan deliler ve meczuplara farklı bir gözle bakabileceklerini düşündüklerini söyledi.
15 Aralık 2018, 15 Ocak 2019 tarihleri arasında iki vakıfta eş zamanlı açık tutulan sergide, Engin Beyaz’ın “Taktir-i İlahi” ve “Şehir Efsanesi” adlı çalışmaları, Hülya Yazıcı’nın “Meczup” adlı eseri, Ataman Oğuz Yılmaz’ın “Meczup” adlı yağlıboya çalışması, Tuba Deniz’in Ayşe Şasa’nın Delilik Ülkesi’nden Notlar kitabından yola çıkarak çektiği fotoğraflar dikkat çekti.